29 Kasım 2011 Salı

Hint felsefesinin 4 kuralı...

KURAL 1: "Karşına çıkan kişiler her kimse, doğru kişilerdir. Bunun anlamı şudur, hayatımızda kimse tesadüfen karşımıza çıkmaz. Karşımıza çıkan, etrafımızda olan herkesin bir nedeni vardır, ya bizi bir yere götürürler ya da bize bir şey öğretirler.

KURAL 2: "Yaşanmış olan her ne ise, sadece yaşanabilecek olandır. Hiç bir şey, hem de hiç bir şey yaşadığımız şeyi değiştiremezdi. Yaşadığımızın içindeki en önemsiz saydığımız ayrıntıyı bile değiştiremeyiz. 'Şöyle yapsaydım, böyle olacaktı' gibi bir cümle yoktur. Hayır, ne yaşandıysa, yaşanması gereken, yaşanabilecek olandır, dersimizi alalım ve ilerleyelim diye. Her ne kadar zihnimiz ve egomuz bunu kabul etmek istemese de, hayatımızda karşılaştığımız her olay, mükemmeldir."

KURAL 3: " İçinde başlangıç yapılan her an, doğru andır. Her şey doğru anda başlar, ne erken ne geç. Hayatımızda yeni bir şeyler olmasına hazırsak, o da başlamaya hazırdır.

KURAL 4: "Bitmiş olan bir şey bitmiştir. Bu kadar basittir. Hayatımızda bir şey sona ererse, bu bizim gelişimimize hizmet eder. Bu yüzden serbest bırakmak, gitmesine izin vermek ve elde etmiş olduğun bu tecrübeyle ileriye doğru bakmak daha iyidir."

7 Kasım 2011 Pazartesi

Bu sabah henüz yataktan çıkmadığım bir saatte kapı çalındı. Kapıyı açtım. Elinde kocaman bir çiçekle bir adam duruyordu. Buyrun dedim. Bunlar sizin dedi. İmza istedi.  “Bana çiçek gelmiş” .
Heyecanla ve merakla kimden geldiğine bakmak istedim. Çiçek Sepeti logolu not zarfını açtım, içindeki kartı çıkarttım ama  kart boştu! Kim boş kartla çiçek yollar ki? Biri sürpriz yapıyor galiba dedim.. Fakat en azından bir ipucu iliştirir değil mi? Gün boyu bekledim belki telefon eder dedim. Bu saate kadar ne yazık ki çiçekleri gönderenle ilgili bilgi alamadım. Arayan arkadaşlarım oldu ama çiçekleri soran olmadı. Yanlış geldi galiba diye de düşünmedim değil hani. Ben de Çiçek Sepeti’ni arayıp kimin gönderdiğini öğrenmek istedim. Müşteri temsilcisinden aldığım yanıt, “bilgiler gizli olarak gönderilmiş. Bu yüzden bilgi veremiyorum ” oldu. Israr etmedim. “Gizli bir hayran” olarak kabul edip, masamın üzerine yerleştirdim.. Ama çok meraktayım da yani  :)