8 Aralık 2010 Çarşamba

Erguvan Kapısı

"...aşk ulaşılmazlıkla beslenir, ulaşılmazlıkla karasevdaya, tutkuya dönüşür. Hayır, bilgece sözler ya da kötü roman klişeleri değil bunlar, gerçeğin ve hayatın ta kendisi. İnsan aşk nahsinde çoğu zaman sanıldığından daha yalındır, hele de biz kadınlar, hatta en akıllılarımız bile."

"Leyla ile Mecnun'dan, Tahir ile Zühre'den Romeo-Juliet'e kadar bütün klasikleşmiş aşk hikayelerinde aşkı yaratan ve büyüten kavuşamamaktır, eski terimle vuslata erememektir. Kavuştuğun zaman tüketeceğini, aşkın yaşandıkça alışkanlığa yenilip sönümleneceğini bilirsin, yine de vuslatı aramaktan alamazsın kendini."

"Kadınla erkek arasında dostluk, sevgi, anlayış, daha ne bileyim, her türlü duygu olabilir, ama aşk dedin mi, şöyle dolu dolu aşk, o zaman cinsellik öne çıkar."

Oya BAYDAR  (Erguvan Kapısı kitabından)

Hiç yorum yok: